Bir Sınırda Hapsolmak Ulus-Sağ Marksizmle Polemik
Yayınevi
: Nota Bene Yayınları
Stok Kodu
:
9786052036471
Sayfa Sayısı
:
192
Baskı
:
1
Basım Tarihi
:
2018
Çeviren
:
Serhat Halis
Kapak Türü
:
Karton Kapak
Kağıt Türü
:
2. Hamur
Dili
:
tr
Orijinal Adı
:
Bir Sınırda Hapsolmak Ulus-Sağ Marksizmle
Polemik
0,00TL
0,00TL
Stokta yok
9786052036471
663814
https://www.cukurovakitap.com.tr/bir-sinirda-hapsolmak-ulus-sag-marksizmle-polemik
Bir Sınırda Hapsolmak Ulus-Sağ Marksizmle Polemik
0.00
Bağdatlı şehzade Barmecide'in, bir dilenciye boş tabaklarla ziyafet çektiği hikâyeyi bilirsiniz. Ancak boş tabaklardan oluşan bu bahşedilmiş ziyafet, pek tabii ki Bağdatlı dilencimizin karnını doyurmaz. Barmecide'in sofrasında, dilencinin, olmayan yemeklerle ziyafete alınması, aslında trajikomik bir olay anlatır bize; trajikomiklik olmayanın zarafeti ve şatafatından yeşerir. Bu tıpkı günümüz insanının, yaratılmış, görkemli sanal hikâyelerle beslenmesi mefhumunda olduğu gibi, özünde bir aldatma hikâyesidir. Şehzadenin, hayali ürünlerle, dilencinin zihninde sanal gerçeklik yaratmaya çalıştığını anlatan öykü; günümüz şehzadelerinin (siz kapitalizm diye okuyunuz), bir çeşit dilenciye çevrilmiş olan günümüz insanına sunduğu ziyafet öyküsüyle örtüşür. Her iki öykü de tam bir fantazmagoryadır.
Ancak günümüz insanının, Bağdatlı dilenciden çok daha şanslı(!) olduğunu söylemeliyiz; çünkü önüne serilmiş olan Barmecide sofrası çok daha şatafatlı, zengin ve boydan boya boş tabaklarla dolu. Üstelik bu boş tabakların her birinin içinde bireyi, ve dolayısıyla toplumu geçici doyma hissine ulaştıran bir sürü hayali yemek var. Kuşkusuz din bu yemekler içinde en doyurucu olanı; ama itiraf etmek gerekir ki en lezzetlisi değil. Futbol, Barmecide sofrasındaki en lezzetli yemek olma konusunda liderliğini bir süre daha kimseye kaptırmayacak gibi. Lakin tüm doyuruculuğuna ve lezzetine rağmen din ve futbol; asla ulusçuluk kadar besleyici değiller. Ulusçuluk, sofradaki boş tabağa konduğu ilk andan itibaren, günümüz dilencisi olan sıradan birey için, her zaman besin değeri en yüksek hayali yemek oldu ve bazen sofraya hiç beklemediklerimiz de oturdu
Ancak günümüz insanının, Bağdatlı dilenciden çok daha şanslı(!) olduğunu söylemeliyiz; çünkü önüne serilmiş olan Barmecide sofrası çok daha şatafatlı, zengin ve boydan boya boş tabaklarla dolu. Üstelik bu boş tabakların her birinin içinde bireyi, ve dolayısıyla toplumu geçici doyma hissine ulaştıran bir sürü hayali yemek var. Kuşkusuz din bu yemekler içinde en doyurucu olanı; ama itiraf etmek gerekir ki en lezzetlisi değil. Futbol, Barmecide sofrasındaki en lezzetli yemek olma konusunda liderliğini bir süre daha kimseye kaptırmayacak gibi. Lakin tüm doyuruculuğuna ve lezzetine rağmen din ve futbol; asla ulusçuluk kadar besleyici değiller. Ulusçuluk, sofradaki boş tabağa konduğu ilk andan itibaren, günümüz dilencisi olan sıradan birey için, her zaman besin değeri en yüksek hayali yemek oldu ve bazen sofraya hiç beklemediklerimiz de oturdu
- Açıklama
- Bağdatlı şehzade Barmecide'in, bir dilenciye boş tabaklarla ziyafet çektiği hikâyeyi bilirsiniz. Ancak boş tabaklardan oluşan bu bahşedilmiş ziyafet, pek tabii ki Bağdatlı dilencimizin karnını doyurmaz. Barmecide'in sofrasında, dilencinin, olmayan yemeklerle ziyafete alınması, aslında trajikomik bir olay anlatır bize; trajikomiklik olmayanın zarafeti ve şatafatından yeşerir. Bu tıpkı günümüz insanının, yaratılmış, görkemli sanal hikâyelerle beslenmesi mefhumunda olduğu gibi, özünde bir aldatma hikâyesidir. Şehzadenin, hayali ürünlerle, dilencinin zihninde sanal gerçeklik yaratmaya çalıştığını anlatan öykü; günümüz şehzadelerinin (siz kapitalizm diye okuyunuz), bir çeşit dilenciye çevrilmiş olan günümüz insanına sunduğu ziyafet öyküsüyle örtüşür. Her iki öykü de tam bir fantazmagoryadır.
Ancak günümüz insanının, Bağdatlı dilenciden çok daha şanslı(!) olduğunu söylemeliyiz; çünkü önüne serilmiş olan Barmecide sofrası çok daha şatafatlı, zengin ve boydan boya boş tabaklarla dolu. Üstelik bu boş tabakların her birinin içinde bireyi, ve dolayısıyla toplumu geçici doyma hissine ulaştıran bir sürü hayali yemek var. Kuşkusuz din bu yemekler içinde en doyurucu olanı; ama itiraf etmek gerekir ki en lezzetlisi değil. Futbol, Barmecide sofrasındaki en lezzetli yemek olma konusunda liderliğini bir süre daha kimseye kaptırmayacak gibi. Lakin tüm doyuruculuğuna ve lezzetine rağmen din ve futbol; asla ulusçuluk kadar besleyici değiller. Ulusçuluk, sofradaki boş tabağa konduğu ilk andan itibaren, günümüz dilencisi olan sıradan birey için, her zaman besin değeri en yüksek hayali yemek oldu ve bazen sofraya hiç beklemediklerimiz de oturdu
- Taksit Seçenekleri
- AkbankTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,0020,000,0030,000,0060,000,0090,000,00İŞ BANKASITaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,0020,000,0030,000,0060,000,0090,000,00Diğer BankalarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim0,000,002--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
-
%20
-
%20